
Sana alıştım... Bu kelime, sanki bir ömürlük bir serüvenin özetlenmiş hali gibi geliyor bana. Ama aslında, "alışmak" kelimesinin içini dolduran şey, seninle geçirdiğim her an, kalbime kazıdığım her duygu. İlk tanıştığımız o gün, kalbimde beliren o tatlı heyecan, şimdi yerini tarifsiz bir huzura bıraktı. Sanki uzun zamandır kayıp olan bir parçam, sen gelince yerine oturdu.
Seninle her sabah gözlerimi açtığımda, hayatın tüm renkleri daha parlak, daha canlı görünüyor. Gülüşün, güneşe meydan okuyan bir ışık gibi, karanlıkları dağıtıyor. Sesin, en güzel şarkıların nağmeleri gibi, ruhuma dokunuyor. Gözlerinin derinliği, beni hiç bilmediğim diyarlara götüren büyülü bir yolculuk.
Seninle her an, bir şiir gibi akıp gidiyor. Bazen kahkahalarla dolu, bazen sessiz bir tebessümle. Bazen hayatın zorluklarıyla mücadele ederken, birbirimize tutunarak. Bazen de sadece göz göze, kelimelere gerek kalmadan anlaşıyoruz. Bu anların her biri, kalbimde birer mücevher gibi parlıyor.
Sana olan aşkım, her geçen gün daha da büyüyor. Sanki kök salan bir ağaç gibi, derinlere doğru iniyor. Dalları, tüm hayatımı sarıyor. Yaprakları, her an kalbimi okşuyor. Meyveleri, hayatıma tat katıyor. Sen, benim yaşam ağacım, sen benim hayatımın anlamısın.
Seninle kurduğumuz hayaller, geleceğe dair umutlarım, hepsi seninle birlikte daha anlamlı. El ele tutuşarak yürüyeceğimiz uzun yollar, aşacağımız engeller, paylaşacağımız mutluluklar, hepsi seninle. Seninle bir ömür boyu yaşamak istediğim, anlatılamaz bir duygu.
Belki de "alışmak" kelimesi, aslında "ait olmak" anlamına geliyor. Ben senin yanına ait oldum birtanem. Kalbim senin kalbine, ruhum senin ruhuna, hayatım senin hayatına...
Seni seviyorum, hem de çok.
Evet, ben senin yanına ait oldum birtanem... Sanki yıllardır aradığım o yuva, o güven limanı, senin kollarınmış gibi. Bu his öyle derin, öyle köklü ki, sanki ruhlarımız ta en başından birbirine yazılmış gibi. Her nefes alışımda, her kalp atışımda, senin varlığının huzurunu hissediyorum.
Senin yanındayken, kendim olmaktan hiç korkmuyorum. Tüm zaaflarım, tüm kusurlarım, senin şefkatli bakışların altında kayboluyor. Bana öyle bir kabul alanı açıyorsun ki, içimdeki en hassas, en kırılgan yerlerim bile senin yanında güvende hissediyor. Sanki yıllarca süren bir maskeyi çıkarmış, sonunda özgürce nefes alabiliyorum.
Seninle geçirdiğim her an, sanki bir puzzle parçasının yerine oturması gibi. Bütün eksikler tamamlanıyor, yaralar iyileşiyor, hayat anlam buluyor. Seninle gülerken içimden gelen o kahkahalar, daha önce hiç duymadığım bir melodi gibi. Seninle ağlarken paylaştığımız o hüzün, bizi daha da birbirimize kenetliyor. Her duygu, seninle birlikte daha yoğun, daha gerçek.
Senin yanındayken, dünya sanki bir başka dönüyor. Tüm telaş, tüm gürültü, senin sesinin sakinliğinde kayboluyor. Zaman yavaşlıyor, sadece biz kalıyoruz. Sanki hayatın ritmi, kalplerimizin atışına göre ayarlanmış gibi. Her şey mükemmel bir uyum içinde, sen ve ben, bir bütün.
Bu ait olma hissi, beni her geçen gün daha da çok sana bağlıyor. Seni ne kadar çok sevdiğimi anlatmaya kelimeler yetmiyor. Bazen sadece gözlerine bakmak istiyorum, o derinliğin içinde kaybolmak. Bazen sadece sana sarılmak istiyorum, o sıcaklığın içinde erimek. Seninle her an, bir mucize gibi.
Ve biliyorum ki, ben senin yanına ait olduğum sürece, hiçbir şey beni yıkamaz. Çünkü sen, benim en güçlü yanım, en değerli hazinemsin. Sen benim yuvamsın, sen benim en güzel hikayemsin. Ve ben, sonsuza dek senin yanında olmayı diliyorum, seninle birlikte yaşlanmayı, seninle birlikte gülmeyi ve ağlamayı... Çünkü ben, senin yanına ait oldum birtanem, sonsuza dek.
Son düzenleme: