JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser .
İnsanların da tadı varmış... Çok sevince tadı damağında kalırmış.
Ne bir dürüm ekmek var heybemde
Ne de içecek suyum kana kana...
Bir tutam umutla düştüm yollara,
Bazan yürüyerek, bazan koşarak
Sana geliyorum...
"SANA"
Yalın Ayak!...
Yaslandığım omzunda uyuyupta kalsam...
O eşsiz kokunla senli rüyalara dalsam
Bir ömür uyusam hiç uyanmasam
Yarim ben hep sana kalsam...
Öyle içtenki yüreğimin en derinindeki yerin...
` Çıkarı yok! Çıkası yok! Çıkarasım yook!!!
"Konusmadan gözlerinle bana sevdigini söylesen;
Yüregimi ölene dek gözlerine mühürlesen..."
Gidelim buradan...
Senin masumiyetini, bilgelik zamanlarından kalma sırları, dünyanın bütün sabahlarını yanımıza alıp da gidelim.
Hesap etmeden, haritaya bakmadan gidelim.
Ölelim diyecektim az kalsın. Ölmeyelim. Hiç ölmeyelim ama.
Sarılalım diyecektim az kalsın. İçimden böyle şeyler de geçiyor işte. Sarılalım , dudakların…
Tamam sustum..
Beni aklından çıkarma
Başka sığınağım yok...!
~Özgür Gümüşsoy~
Geceler ah yalan simdi
Sersefil kaldı hep gidişler
Er geç güzelleşecektir içimizdeki sebepler..
Duy sesimi gel aşkım ağlıyor
Gözyasım sana canım veriyor
Nasıl beklerdim seni ah
Nasıl koşardım sana
İçimi ısıtırdın nefesimi alırdın..
...
denizine geldim senin
kendimi seninle değişmek için...
koyması gibi insanın elini, kendi elinin üstüne...
ki,
herşey değişir, sana sonsuz sarıldığımda.
Sarılıp uyuduğun yastığın olasım var...!