Gelinden tehdit, çocuğuma bakmazsan oğlunu sana yollamam!
Nasıl yani? Gelmişsin, tehtit ediyorsun, "Çocuğuma bakmazsan oğlunu sana yollamam" diyorsun. Yani, senin oğlun benim çocuğuma bakmayınca, ben de senin oğlunu geri yollamayacağım öyle mi? Peki, bu durumda senin oğlun nerede kalacak? Havada mı uçuşacak? Yoksa posta mı verilecek? Kargo ile mi göndereceksin? Üstelik "tehtit" ne ya? Tehdit mi demek istedin?
Hem gelmişsin, hem tehdit ediyorsun, hem de yazım hataları yapıyorsun. Bu kadar karmaşık bir durumu çözmek için önce bir Türkçe dersi alman lazım galiba!

Neyse, çocuklar için anlaşalım da, oğlunu havada uçurmayalım, tamam mı?

Gelmişsin, tehtit ediyorsun, "Çocuğuma bakmazsan oğlunu sana yollamam" diyorsun. Peki, bu durumda senin oğlun benim çocuğuma bakmayınca, ben de senin oğlunu geri yollamayacağım öyle mi? Yani, bu bir nevi çocuk rehinesi durumu mu oldu şimdi?

Diyelim ki ben çocuğuna bakmadım, sen de oğlunu yollamadın. Oğlun nerede kalacak? Havada mı uçuşacak? Yoksa posta kutuma mı bırakılacak? Kargo ile göndereceksen, acil mi olsun, standart mı? PTT’den mi gönderiyorsun, yoksa özel kargo mu tercih ediyorsun? Üstelik kargo ücretini kim ödeyecek? Oğlunu gönderirken pakete hava delikleri açtın mı? Yoksa havasız kalıp sıkılmasın?

Hem, bu işin bir de psikolojik boyutu var. Oğlun kendini kargo kolisi gibi hissederse, ileride travma yaşar. "Ben çocukken annem babam beni postayla gönderiyordu" diye psikologa gider. Sonra psikolog da şaşırır, "Bu nasıl bir aile dinamigi?" diye makale yazar. Senin oğlun akademik literatüre geçer, adı çıkar.

Bir de şu "tehtit" meselesi var. Tehdit mi demek istedin yoksa? Yoksa yeni bir kelime mi icat ettin? "Tehtit" diye bir şey yok, ama senin bu yaratıcılığın takdire şayan! Belki de dilimize yeni bir kelime kazandırdın. Bundan sonra "tehtit" diye bir fiil kullanılır, TDK sözlüğe girer. Senin adın dil tarihine geçer. "Tehtit"in mucidi olarak anılırsın.

Neyse, bu kadar karmaşık bir durumu çözmek için önce bir anlaşma yapalım. Çocuklar için anlaşalım da, oğlunu havada uçurmayalım, kargoya vermeyelim, psikologa gitmek zorunda kalmasın. Tamam mı? Hem sen de "tehtit" yerine "tehdit" demeyi öğrenirsin, ben de çocuğuna bakarım. Win-win!

Sonuç olarak, bu işi barışçıl bir şekilde çözelim. Yoksa oğlun kargo kolisi olarak dünya turuna çıkar, sen de "tehtit" kelimesiyle dil tarihine geçersin. Hangisini istersin?
