Antalya Antik Kentleri (Akdeniz Bölgesi)

Laertes Antik Kenti

Toros Dağları üzerinde, Dim Vadisi ağzında yükselen Cebel-i Reis dağının eteğine kurulmuştur. Alanya'dan yaklaşık 25 km. uzaklıktadır. En yakın köy Gözüküçüklü'dür.

laertes.webpAntik Çağda Dağlık Kilikya olarak bilinen bölgenin sınırları içerisindedir. Strabon kentten, limanı olan ve göğüs biçiminde bir tepe üzerine kurulmuştur diye söz eder.

Kentin günümüze kadar gelebilen önemli kalıntıları olarak gözetleme kulelerini, Caracalla eksedrasını, odeon veya tiyatroyu, Zeus Megistos tapınağını, Apollon tapınağını, Caesar tapınağını, agora, hamam ve nekropolünü sayabiliriz. Kentte Helenistik Döneme ait kalıntıların olmayışı, bu sırada bölgenin korsanların elinde oluşuna ve dolayısıyla imar faaliyetlerinin yeterince yapılamayışına bağlanmaktadır. Kentin tarihini daha erkene götüren ve bu kentte bulunmuş İ.Ö. VI.. yüzyıla tarihlenen, üç yüzü Fenike dilli yazıt Alanya Müzesi'nde sergilenmektedir.

Laertes'te bulunan diğer bir eser, Alanya Müzesinde sergilenen "Romalı bir askere ait olan diploma", kentin askeri yönüne ışık tutacak özelliktedir. Kalıntılar Roma Dönemine tarihlenmektedir
 
Düzenleyen yönetici:
Kekova (Dolichiste) Batık Şehir Antik Kenti

Lykia bölgesinin kıyısında Demre'nin (Kale) batısında yer alan Kekova kayalık bir adadır.
Burası ismini ilk defa XIX.yüzyılın başında Cramer tarafından duyurmuştur. Çoğu kez de kaynaklara Kakava olarak geçmiştir.

kekova.webpKekova Adası ismini çevresindeki bölgeye de vermiştir. Ancak bu ada depremler sonucu deniz altında kalmış ve buraya batık şehir ismi de verilmiştir. Bu adanın yakınında Aperlai, batık Kent, Kaleköy'deki Simena, Üçağızdaki Theimussa, Gökkaya koyundaki Istlada isimli antik kentler bulunmaktadır.

Ayrıca Kılıçlı'daki Apollonia Üçağız'a 2km. uzaklıkta Çevreli'deki TybertissosKentleri de Kekova bölgesindeki diğer antik yerleşim alanlarıdır. Bunlardan Tirmisin ovasına hakim 365 m. yüksekliğinde bir tepenin üzerindeki Tyberissos antik kentinde çok sayıda Lykia tipi lahitler ile güvercin yuvası şeklindeki Lykia kaya mezarları bulunmaktadır. Bunlardan günümüze ulaşan kalıntılar Helenistik ve Roma çağlarına tarihlendirilmektedir.

Akropolün tepesinde bazı yapı kalıntıları ile güneyde Dor üslubundaki Apollon mabedi kalıntılarından yararlanılarak Bizans döneminde bir kilise yapılmıştır.

Çevreli Kapaklı arasındaki İnişdibi'de Istlada antik kenti bulunmaktadır. Ne var ki bu küçük yerleşim alanlarının bölgede siyasi bir etkinliği olmadığından hepsi birleşerek bir bütün halinde Lykia birliği içerisinde temsil edilmişlerdir.

Kekova Adası üzerinde Bizans devrinde yapılmış bir kilisenin apsidi ile karşılaşılmıştır. Ayrıca adanın üzerinde bazı mimari kalıntılar çevreye dağılmış durumdadır.Burada yeterince bir yüzey araştırması ve arkeoloji kazıları yapılmadığından bu konuda detaylı bilgi bulunmamaktadır.

Bugün tersane koyunun sağ tarafında deniz içerisinde kalmış dükkanlar ile sol tarafta da ne oldukları kesinleşmeyen bazı yapı kalıntıları görülebilmektedir. Büyük olasılıkla bunlar, evlere ait temel kalıntılarıdır.

Kekova bölgesindeki antik yerleşim alanlarına ait, eski çağlarda kayalardan yontma yöntemi ile elde edilen büyük taş blokları, Helenistik devirden itibaren çevredeki diğer kentlerde kullanılmıştır.

Bu bakımdan tarihte önemli bir liman olan bu yerleşim alanı ile ilgili kalıntı ve buluntular günümüze ulaşamamıştır.
 
Düzenleyen yönetici:


Mesajınızı yazın...
Geri
Top