Deli Kızın Hikayesi

Hayatimda hiç günlük tutmamış bir insan olarak niyeyse böyle bir heves ettim yazmaya hem buradan tayini alıp gittiğimde heyt be neler yaşamışım derim belki (sanki çok sosyal yer ya eminim tüm günlük ev anıları dolacak )
neyse sevgili günlük sağ ayağı atıp bismillah dedikten sonra başlıyorum yazmaya...
34 öğrencinin verdiği mesleki rahatliktan dolayı haftanın 2 gününün boş olması sebebiyle hemde iş günü bu ha günlük yayılıyom evde. evde yayilip 5 kilo vermeyi başaran türünün son örneği olan bir canlı olarak artık yemek yapmam gerektiğini düşündüm bugün. annemden sen yılların aşçısısın napacan bunları diyerek arakladığım yemek kitaplarını aldım karşıma bir gazla emine bedere rakip olmaya karar verdim. bir oktay usta bir sahrap soysal kahda araya emine bacıyı ataraktan takılıyom ki oktay abi makarotti tagliatelle diye bir tarif vermiş. ada bak be bunu yapmalısın kızım dedim başladım malzeme ve tarifi okumaya. abooo lan bu bildiğimiz mantarlı makarna. hani fakirlikten yapmadım bu makarnayı denemek için içine bakın sosyetikim ben diye içine mantar atarız ya hah işte tıpkısının aynısı çıktı be. bir hışımla onu elerken hürrem pilavı gördüm ada bak be. sonra bunu yedirecek sülüman mi var kızım diyerek bunuda eledim. hala bakmaya devam ederken düğün çorbası ve düğün yahnisi diye birşey gördüm ıhh evlenmeden olmaz diyerek bunuda eledim. düğmeli kereviz öğğ savaş ciksa belki yerim kereviz bunuda geç... hünkar beğendi? ama ben beğenmedim kurusuma bakmasın. yaprak sarma yeho ama yok be millete teee adanalardan getirdiğim üzüm yaprağını mı araklıcam yok bana yakışmaz. aha buldum fırında çöp şiş yasasin 1 dakka yaa bende fırın yok ki :-( biliyorum işte yaa hep bundan kaybediyorum yoksa 10 parmağımda 10 marifet. off en iyisi buzluktan bana bakan sevimli tavuğu çıkarıp birde hazır çorba oh mis

Sevgili günlük
Seni aksatacağımı sandıysan avucunu yalamaya şimdiden başlayabilirsin
Dün gece bir gecelere aktıkk bir aktııkk kii kop kop yaptık gibi demek isterdim Tikky kızlar gibi ama burada akacak bir geceyi geçtim, akacak bir kafe bile yok O yüzden şimdiden alış günlüğüm burada hayat işlemiyor Neyse asıl olayımıza gelelim...
Bugün güzel bir pazar gününe uyandım (Neden güzel çünkü kar yağmıyordu ) Her tarafın buz tutması nedeniyle bakkala çok akrobatik hareketlerle gittim. Elimde bakkal poşeti, üzerimde misafir yanında giyilen pijamamla dönüyordum ki karşıdaki teyze uyyy haçen napaysuunn diye durdurdu beni. (Ehh be kadın, görmüyorsun musun donuyorum ne varsa geçirmişim üzerime. Hem ne yaptığımdan sanane!! Evde parti yapıyom kop gel desem gelecen mi?) Başladı muhabbete...
Ayaklı Gazete Teyze: Çatı hala akıyor mu?
Ben: Hee akıyor. Evde şemsiyeyle gezecem bu gidişle. Tamir mi edeceksin çatıyı?... Bu laflar tabii ki aklımdan geçenler... En sempatik 657 tavrımı takınarak. Şeyy teyzeciğimm canım ciğerimm kuzu sarmam.. Yok lan bu çok yapay... Ben desem sen inanmazsın ki günlük. Akıtıyor ya mağdur olduk vesaire lafları ile yaklaşık 5 dakikalık ayaküstü sohbetinden sonra sıcacık yuvama geri döndüm. Güzel bir kahvaltıdan sonra, madem turkcell bana beleş fırsatı vermiş du bi sömüreyim turkcelli diyerek eski rekorumu egale ederek annemle tam 1 saat 42 dakika konuştum (Konuşmanın detaylarına girmicem günlük zaten yarısı geyikti..)
Bu kadar şey yaptım ve zaman hala akmıyor offf... En iyisi biraz da face e bakayım dedim ki oda neciii... Giresunspor - Adanaspor maçıcı trt6 veriyormuş. Heyt be bir gaza geldim ki gören de lig fikstürü yutmuş sanacak. Bir hışımla trt6 yı buldum televizyonda ama tühh bee.. Yayın çıka çıka kürtçe çıktı Maçın ilk yarısını sadece adanaspor ve giresunspor laflarını anladığım bir spikerden dinledim. İşkence gibiydi Face deki adanaspor sayfasına bakayım derken meğerse maçın Türkçe seçeneğide varmış.. E tabi lig bitecek ilk kez maç izlersen olacağı budur. Bir hışımla kumandada dil seçeneğini arayıp 2. yarının keyfini çıkarayım dedim. E boş boş keyf olmaz. Bu erkekler maç izlerken cips yemekten ne zevk alır diye düşünürken e bir dene kızım dedi sol yanım. Aldım kocaman bir paket cips ve kola başladım 2. yarıyı izlemeye. Ama var yaa günlük beni gören Fatih Terimden 5 gün önce doğmuş sanır. Nasıl yorumlar yapıyorum kafamdan. Alsana şu Talhayı sol yana be adam bak takım dağıldı falan.. Erkekler işi biliyormuş abi yaa. Çok zevkli birşeydi. Cips yemenin sırrını da çözdüm.. Çıtır çıtır falan sinirlere iyi geliyor Çakallaaaaaaar... Yıllardır işi biliyorlarmış. Biz de salak gibi "ay yok 11 adam topun peşinde ıykk öğğk böğğkk" Hadi bee... Teniste de 1 tane top oradan oraya uçuyor. Kocaman bir spora yıllardır ne kadar büyük hakaret ettiğimizi anladım. Bunu her pazar tekrarlamalıyım. Benim gibi hiçbir maçı takip etmeden 1 tane maçla çok pis fanatik olan başka bir canlı var mıdır? Gruptan çıkıyor muyuz, bu maç önemli miydi? 0-0 eşitlik işimize yaradı mı? Tüm bu sorular hakkında en ufak bir fikrim yok ama memleket aşkı işte... Yensin istiyorsun...
Günün geri kalanı felaketti Lapa gibi bir pilav yapıp, pilav kariyerimi zirvedeyken bitirmeye karar verdim...
Neyse günlük bugünlük yeter bu kadar... Az ortalığı toplayıp, Behzat Ç.nin başlamasını bekleyim...

Gözümde canlandı o acemi maç izleyicisi ve o muhteşem teyze Gel gel güneye alalım seni

zaten bulacam adanalı bir adam yapacam kocam nerede ben orada durumunu (meb buna eş durumu diyodu sanki)

Allah gönlüne göre versin inşallah bul bul, bi 657 bulmak lazım çekilmez oralar

Sevgili günlük
geceden aklımda şöyle bir sabah erken kalkıp şıkır şıkır olayım gibi bir fikir vardı harbiden de bu fikri icraate geçirdim. yollar yine buz olduğu için gayet akrobasik hareketlerle yürüyordum ki ayaklı gazete teyze yine arkamdan seslendi. bu sefer yer miyim? çıkardım çalmamış telefonumu bir hamlede hemen çalıyor havası vererek konuşmaya başladım. (neyse ki titreşimde o değil çalsa rezil olduk. ) a gerçekten mi ayaklı gazete teyzeciğim annemin selami var falan filan yolu dönünce telefon cebe tabi off kötü muyum neyim anlamadim ama ne yapayim mahalle muhtari gibi herşeyi soran tipleri oldum olası sevmem.
bugün gayet dinç olmanın verdiği özgüvenle saçlarımı savura savura adriana limada kimmiş edasıyla merdivenlerden çıkıyordum ki üzerime gelen kalabalıktan günaydın sesleri geliyordu. ctrl a yapabilsek keşke hayata diye düşünerek herkese tek tek hi sanada günaydın diyerek geçtim. işte benim hava ancak saman alevi gibi oluyo :-( e be saf sen kim koskoca adrianaya rakip olmak kim? alırlar havanı işte böyle. tam merdivenlerin son basamağına geldim ki bir öğrenci hocam hiç yukarı çıkmayın istiklal marşı var deyince aşağıya inen kalabalığın ne anlama geldiğini çözdüm ve adriana olmam o dakikada sona erip yerini kibariyeye bıraktı.
sonrası ders anlat falan filan geçti gitti. cikista kanka buranın tek sosyalleşme aracı olan tavla oynamayi teklif edince hemen atladım bugün şansım mi yok zar hep ondan yana mi anlamadim ki paso yenildim. yani hayır kızı sevmesem tavlayı kafasında parçalamistım... off şiddet yanlısı mıyım neyim anlamadim ki :-(
işte sevgili günlük dersti tavla falan yemek bulaşık bir yaprak daha eksilttik takvimden. ...

Bilirim o herkes aşağıya inerken yukarı çıkıp nooluyo bu millete herkes aşağı iniyo durumlarını Anlatım 10 numara kendini okutuyo yazı ama bu teyzeyi pis sevdim ben teyzeli günlüklerini özellikle okumak isterim

Sevgili günlük
bugün malum güne tüm dünya olarak gözümüzü açtık. sayın aziz başkanın yargısına başladığı gün değil tabi ki malum 14 şubat...
sabah fotokopi çektireceğim için erkenden okula doğru yol alayım dedim. bir sevgilimizde yok ki sabah beni ne süpriz bekliyor diye düşüneyim. fotokopi makinesinin başında arka fonda model eşliğinde fotokopi çekiyordum ki 3 öğrenci laylayloom müzik eşliğinde odaya girdi. ne oluyor lan basıldım mi falan diye aklımdan geçiriyodum ki bizim bebeler sevgililer günümü kutladı. ayy günlük yaa bir mutlu oldum bir mutlu oldum. inan diğer göz kalemimi sürsem kesin ağlardım. (çünkü diğeri suya dayanıklı )
ilk kez bugün yaşadığım yerin küçük olmasına homurdanmadım. etrafta bak ben bile sevgili yaptım edasıyla ellerinde kırmızı güllerle gezen kimse yoktu. bir mağaza olmadığını için vitrinlerini süsleyen kalpli kalpli sekillerde yoktu yasasin ilk kez küçük yerin avantajını gördüm.
yalnızlığımı herkesin yüzüme vurmasından sonra artık günlük alay kontenjanını doldurdum derken annem aradı. telefonda kızım artık evde kaldın vurgusu yaratan türk annesi edasıyla sevgililer gününü kutlayan yoktur diye arayim dedi. sevgili anneciğim algıda güçlük yaşıyorum şimdi beni mutlu mu ettin yoksa birşeyler mi ima ettin anlamamak ben?
neyseki akşam üzeri saatlerine doğru 14 şubat yaramı deşen başka canlı çıkmadı.
bu arada sevgili günlük bizim okulda 2 hocayı birbirine yapma kararı aldık bu aralar çöpçatanlık damarım feci kabarmış durumda. kendime bir hayrım yok bari ınsanlığa bir faydam olsun demi?

Vayy canına ne çok hisseden varmış aynı şeyleri meğer Bu gün elimde kaçacak gibi duran öğrencilerin verdikleri çiçekler aklıma geldi atmak için yer aradığım hallerim Ama burada mağazalar kalpli kırmızılıklarla doluydu tek farkta oydu Anne gerçeği bile örtüştü bak saat kaç olmuş yine depreştim tam unutmuşken ve gün bitti derken