görünmezadam...

tsk ederım bazı seylerı yasıyosun duygularını yıkıyolar ve içine işlenmiş herseyı bu sekılde dokunce ınsan rahatlıyo begendıgınız ıcın cok tsk ederım
 
Sana giden çok yol biliyorum ama bu yollar çok dar ve sen o yolları git gide kapatıyorsun. Sana doğru yürümek istiyorum sen beni sakat bırakıyorsun. Gülüşünü gördükçe şiir konusunda ne kadar yeteneksiz olduğumu fark ediyorum. Sen beni mutsuz ettin ama ben seni çoktan şiir ettim görünmezadam...
 
Dilerim ki en mutlu olduğun anda kırılsın umudun...
Sana kıyamadığım kadar çok kırıl, incin... Benim gibi ol, eksik kal, hep biraz yarım, hep eksik...
Ağla sevgilim, ağla!
Sayamadığım o kadar çok ahım var ki sana, tırnağın kırılsa beni hatırla... görünmezadam...
 
İçimde senden kalan yangınlar var.
Kanıtlayamam,
ama hissedebiliyorum.
Elinin dokunduğu her yerimin,
sönmek bilmeden yandığını biliyorum. görünmezadam...
 
Öpünce geçmeyecek yaralar açıyorsun kalbimde. Kirpiklerimden düşüyorsun bu gece. Canımı acıtıyorsun ama farkında değilsin. Belki de farkındasındır, bu daha acı olur. En çok kullandığım söz “neyse” oldu bu sıralar. Sen şimdi gittin ya, neyse. ‘Biz’leşiyorken ‘herkes’leşip gittin ya, neyse. İlk konuşmamız şiirlerdi seninle. Sana ‘gitmeyeceksin öyle değil mi’ diye sorduğumda ‘Şiirle geldik birbirimize giden şiir olur’ demiştin. Şiir oldun. Şiir olsun sana, aşk ağır gelir. görünmezadam...
 
bir yalan söyle kendine ama iyice inan, kandır kendini, gerçekmiş gıbı ve hiç şüpen olmasın doğruluğundan... eger sen bunu yapabilirsen, işte o zaman beni sewdiğine inanırım görünmezadam...
 
Bir gün, kαlbinizi sevmekten pαtlαtαn o kadının sizi αslα sevemeyeceğini fαrk ediyorsunuz. İşte o αn, nefes αlmαyı bırαkıp ölmeyi diliyorsunuz. Öyle çok yαnıyor ki cαnınız, hαykırmαk istiyorsunuz onu tüm dünyαyα. Gözyαşlαrınız durmuyor göz kαpαklαrınızdα. Gözünüzden αkαn hiçbir yαşın onu geri getirmeyeceğini bilmenize rαğmen, ezberliyorsunuz αğlαmαyı. Göğsünüzde kocaman bir delik açılıyor, özlem deniyor ona. Zaman, yaralarınızı iyileştirmek yerine, her geçen gün bir yenisini ekliyor diğerlerine. Hayal kırıklıkları boğazınıza diziliyor. Umutsuzluklar ceplerinizde birikiyor. Çekmecede kalan son umut kırıntılarıyla pencere önlerinde beklemeye başlıyorsunuz. Giden hiçbir şeyin gelmediği gibi, her gün kalanlardan daha çok eksildiğini anlıyorsunuz. Yanan canınızı ne başka bir ten geçiriyor, ne de geçen zaman.
Gidenle giden ruhunuz, bedeninizi bırakıyor sadece geride. Alıp götürüyor sizi.
Her şeye inancınızı kaybediyorsunuz. İnsanlardan kaçmaya başlıyorsunuz. Yağmurlu günleri, sadece ağlamak için bekler oluyorsunuz. Kitaplara sığınıyorsunuz, en çok da yıldızlara.
Ona duyduğunuz sevgi asla eskimezken, zamanla bir burukluk kaplıyor içinizi.
Sevmenin, ağzınızda bıraktığı acı bir tat.
Hiç geçmiyor. görünmezadam...
 
Sakladım kurduğumuz hayalleri bi kutu içinde, şarap gibi eskitiyorum onları
Doğmamış çocuklarımın annesiydin hayalimde, işte bu yüzden ben unutamıyorum anıları.. görünmezadam...
 
Geri
Top