AĞAÇLARIN YARARLARI
(Bir gün ormandaki ağaçlar neşe içinde şarkılar söylüyorlardı.)
Kestane,gürgen,palamut
Altı yaprak üstü bulut
Gel sen burda derdi unut
Orman ne güzel ah ne güzel...
(Bu sırada minik serçe « cik cik cik »diyerek gelir.)
-İnsanlar geliyor cik,pikniğe geliyor cik.
Kestane ağacı :
-Ne güzel.Ben çocukları çok seviyorum.
Gürgen:
-Ama bazıları bizim canımızı çok acıtıyor.Geçen gün çocuğun biri taze dalıumı kırdı.Canım hâlâ çok acıyor.
Küçük Palamut:
-Benim de yapraklarımı kopardılar.Köklerimi eşelediler.Fotosentez yapamıyorum.O yüzden oksijen üretemiyorum.Ama bu onlar için de zararlı değil mi?
Ulu Çınar:
-Tabi zaralı evladım.Biz oksijen üretmezsek hava temizlenmez.Kirli havada da insanlar nefes alamazlar.Sadece faydamız bu değil ki.Biz yağmurları getiririz.Köklerimiz toprağı tutar.Böylece erozyonu önleriz.İnsanlar gölgemizde dinlenirler.Biz dünyayı yaşanır hâle getiririz.
Küçük Palamut:
-Bizi neden kesiyorlar o zaman?
Ulu Çınar:
-Çünkü onlar,bizim faydalarımızın farkında değil.
Minik serçe:
-Geldiler,geldiler...
( O sırada insanlar,ailece piknik yapmaya gelirler.)
-Şuna bak kardeşim.Ormanı ne hâle getirmişler.Ellerine geçeni atmışlar.Yazık bu kadar da olmaz ki.Hadi çocuklar gelin,şu çöpleri toplayalım da oturalım.
-Tamam,baba.
-Geliyoruz baba.
(Hep beraber çöpleri toplarlar.Yemeklerini yedikten sonra çocuklar top oynamaya başlar.Birden top ağaca çarpar.)
Gürgen:
-Aaah!Canımı acıtıyorsun.
Baba:
-Oğlum,dikkat etsene biraz.Ağaçlara zarar verme.O ağacında bir canı var.
-Tamam baba ya!
(Çocuklar,babalarının sözünü tutarlar ve ağaçlara zarar vermeden oynarlar.Sonra hava kararır,evlerine giderler.)
(Ağaçlar,tekrar kendi aralarında konuşmaya başlarlar.)
Kestane ağacı:
-Gördünüz mü,ne güzel insanlardı.Bize zarar vermemek için çok dikkat ettiler.
Gürgen:
-Keşke bütün insanlar böyle olsa.
O sırada ormanda korkunç bir ses yankılanır:
Baltalar elimizde,uzun ip belimizde
Biz gideriz ormana hey ormana…
Minik serçe:
-Eyvah!Geliyorlar geliyorlar..
Ulu Çınar:
-Kim geliyor?
Minik serçe:
-Kötü insanlar cik. Ellerinde kocaman baltaları var cik.
Gürgen:
-Eyvah!Bizi kesmeye geliyorlar.
Küçük Palamut:
-Hayır!Ne yapacağız şimdi?
Adam-1 :
-Sence hangisinden başlayalım ?
Adam-2:
-Şu gürgenden.
Ulu Çınar:
-Beni kesin ben yaşlıyım.Onlar daha genç.
(Adamlar gürgenin yanına gidip kesmeye başlarlar.Zavallı gürgen ağlamaya başlar.)
Gürgen:
-Hoşçakalın arkadaşlar!Sizi özleyeceğim.
Ulu Çınar:
-İnsanoğlu,bir gün gelecek bu yaptıklarınıza pişman olacaksınız.
(Adamlar gürgenle beraber birkaç ağacı daha kesip evlerine giderler.)
O gece...
İnsanlar büyük bir gürültüyle uykularından uyanırlar.Herkes bir tarafa kaçışır.
-Toprak geliyooor...
-Kaçııın ,toprak geliyooor...
(Bir gün ormandaki ağaçlar neşe içinde şarkılar söylüyorlardı.)
Kestane,gürgen,palamut
Altı yaprak üstü bulut
Gel sen burda derdi unut
Orman ne güzel ah ne güzel...
(Bu sırada minik serçe « cik cik cik »diyerek gelir.)
-İnsanlar geliyor cik,pikniğe geliyor cik.
Kestane ağacı :
-Ne güzel.Ben çocukları çok seviyorum.
Gürgen:
-Ama bazıları bizim canımızı çok acıtıyor.Geçen gün çocuğun biri taze dalıumı kırdı.Canım hâlâ çok acıyor.
Küçük Palamut:
-Benim de yapraklarımı kopardılar.Köklerimi eşelediler.Fotosentez yapamıyorum.O yüzden oksijen üretemiyorum.Ama bu onlar için de zararlı değil mi?
Ulu Çınar:
-Tabi zaralı evladım.Biz oksijen üretmezsek hava temizlenmez.Kirli havada da insanlar nefes alamazlar.Sadece faydamız bu değil ki.Biz yağmurları getiririz.Köklerimiz toprağı tutar.Böylece erozyonu önleriz.İnsanlar gölgemizde dinlenirler.Biz dünyayı yaşanır hâle getiririz.
Küçük Palamut:
-Bizi neden kesiyorlar o zaman?
Ulu Çınar:
-Çünkü onlar,bizim faydalarımızın farkında değil.
Minik serçe:
-Geldiler,geldiler...
( O sırada insanlar,ailece piknik yapmaya gelirler.)
-Şuna bak kardeşim.Ormanı ne hâle getirmişler.Ellerine geçeni atmışlar.Yazık bu kadar da olmaz ki.Hadi çocuklar gelin,şu çöpleri toplayalım da oturalım.
-Tamam,baba.
-Geliyoruz baba.
(Hep beraber çöpleri toplarlar.Yemeklerini yedikten sonra çocuklar top oynamaya başlar.Birden top ağaca çarpar.)
Gürgen:
-Aaah!Canımı acıtıyorsun.
Baba:
-Oğlum,dikkat etsene biraz.Ağaçlara zarar verme.O ağacında bir canı var.
-Tamam baba ya!
(Çocuklar,babalarının sözünü tutarlar ve ağaçlara zarar vermeden oynarlar.Sonra hava kararır,evlerine giderler.)
(Ağaçlar,tekrar kendi aralarında konuşmaya başlarlar.)
Kestane ağacı:
-Gördünüz mü,ne güzel insanlardı.Bize zarar vermemek için çok dikkat ettiler.
Gürgen:
-Keşke bütün insanlar böyle olsa.
O sırada ormanda korkunç bir ses yankılanır:
Baltalar elimizde,uzun ip belimizde
Biz gideriz ormana hey ormana…
Minik serçe:
-Eyvah!Geliyorlar geliyorlar..
Ulu Çınar:
-Kim geliyor?
Minik serçe:
-Kötü insanlar cik. Ellerinde kocaman baltaları var cik.
Gürgen:
-Eyvah!Bizi kesmeye geliyorlar.
Küçük Palamut:
-Hayır!Ne yapacağız şimdi?
Adam-1 :
-Sence hangisinden başlayalım ?
Adam-2:
-Şu gürgenden.
Ulu Çınar:
-Beni kesin ben yaşlıyım.Onlar daha genç.
(Adamlar gürgenin yanına gidip kesmeye başlarlar.Zavallı gürgen ağlamaya başlar.)
Gürgen:
-Hoşçakalın arkadaşlar!Sizi özleyeceğim.
Ulu Çınar:
-İnsanoğlu,bir gün gelecek bu yaptıklarınıza pişman olacaksınız.
(Adamlar gürgenle beraber birkaç ağacı daha kesip evlerine giderler.)
O gece...
İnsanlar büyük bir gürültüyle uykularından uyanırlar.Herkes bir tarafa kaçışır.
-Toprak geliyooor...
-Kaçııın ,toprak geliyooor...
Son düzenleme: