“Sonra birden birisi hayatımıza giriveriyor;
Onun sahip olduğu bir şey, belki kokusu, belki dokunuşu, belki gülüşü, belki zekası,
belki hayata bakış tarzı, belki zevki, belki aldırmazlığı, belki de kötülüğü,
içimizdeki boşluğun bütün girinti çıkıntılarını dolduruyor...”