• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Sokak şairi ............

DALKAVUK '' paspas ol ,toprak ol hatta öll ama dalkavuk olma ''
TRKdldP.webp
Merde arkadan söver, namerde olur kuçu, Çanak yalar el öper, öve-öve yorulmaz. İyi bilir ilmini dalkavuğun işi bu, Kemik bulursa coşar, kemik yoksa havlamaz. Yahudinin yanında dara çeker Isa yı, Hıristiyan görünce, Muhammedi tanımaz. Menfaati icabı derviş olur vallahi,... Ondan daha iyi kul, ALLAH dostu bulunmaz. Her devrin adamıdır, baş rollerde oyuncu, Şaklabanlık ta onun üstüne aktör olmaz. Bazen koyu sağcıdır, bazen geçinir solcu, Hep güçlüden yanadır, edep yok ki, utanmaz. Leş kokusu alınca, zanneder misk-i amber, Hemen koşarak gider, pislikten geri durmaz. Yoksulu köle bilir, efendiyi peygamber, Köpek daha şerefli , ondan alçak kul olmaz. Bazen meyhanede keş, bazen kıyama durur, Bazen dininden döner, ALLAH ı da tanımaz. Menfaati icabı, her kılığa bürünür, Dalkavuğun işine sır ermez akıl almaz

...
..
pc-x
 
HANİ

Hani gözlerinde yaşlar olacaktı
Ağlayacaktın benim için
Hani dudaklarında aşk şarkıları olacaktı
Söyleyecektin benim için.....


Hani ellerinde sevgiler olacaktı
Buket yapıp sunacaktın
hani dağıttığım sarı saçlarımı
Sarıp okşayacaktın sevginle.....


Hani söz vermiştin
Ağlatmayacaktın bana
Kimseleri söz söyletmeyecektin
Yeminler etmiştin mutluluğu vereceğine....
 
GELDİM

Közde piştim söze geldim
Kökte özdüm yüze geldim
Dogru varken dönülmez yalana
Pir sultan abdal gibi ipe geldim.
 
ÖYLE ÖZLEDİM Kİ

Şimdi gözlerimden uzaklara gidiyor düşüncelerim
Akıl yanlız unutmak istediginde ustadır
Bir iz düşümü yıldız kaymasıdır utangaç koynum
Ellerin ellerim olurken nefesin nefesim
O gecenin koynunda kokunu öyle özledim ki
Pencereden duydugumuz karadenizin sesi ne ki.
 
SANA DAİR

Yaşamımda ki hiçbir zaman,
Yanımda olduğun zamandan daha değerli değildir
Sana olan özlemime dayanacak gücüm yok
Öyle bir güç olsaydı eğer
Yunus yanar mıydı aşkın hasretinden


Duygular içimde çiselerken seni
Yüzüne bakıp bakıp eridim
Saçlarından verdiğin o bir teli kokladım
Say ki ben de yunus gibi bir kulum
Çise çise yağdım yağdım eridim
 
Kör Şair

Karanlıkta yazıyor şiirini,
Yarasa kanından mürekkebi.
Sevdası zifiri,
Umudu nuru siyah
Kaplıyor semayı,
Çektiği ah!
Güneşin sarı rengi;
Rüzgârın ahengi soluyor bîçare.
Nâçar bulutlar,
Yokuş tırmanıyor yüreğinde.
Kara helile demliyor zaman
Saçaklarına baykuşlar konsa da
Özgürlük türküleri söylüyor kör şair.
Tüm bakar körlere nispet.
Yüreğindeki aydınlık,
Büyüdükçe büyüyor.










 
Yağmurla Gelen Aşk

Günlerden çarşamba yeni kalktım daha
Üstümü giydim, kahvaltımı yaptım, attım kendimi bir sonbahara
Uzun yürüyüşten sonra karşımda bir park gördüm
Azıcık bankta oturuverdim yaktım paketimden bir dal sigara yaslandım arkama
Karşımdaki aşıkları izliyorum.

Oğlan sevgilisine gül almış, gülü de beline sarmış kızın haberi yok.
Neyse sarıldılar bunlar sevgilisi bir öpücük kondurdu alnına
Kızın yüzü gülüyor belli ki çok mutlular.

Hafiften hafiften ses duyuyorum.
Erkek diyor ki; Aşkım gözlerini kapa
E kızda birazcık huysuz naz yapıyor çocukcağıza

Uzun uğraştan sonra kız gözlerini yumuyor,
Oğlan belinden çıkardığı gibi gülü veriyor sevgilisinin eline,
Açıyım mı aşkım gözlerimi diyor.
Aç dediğinde kız sevgilisinin boynuna atlıyor o masum öpüşme anı başlıyor
Ben ise o bankta onları izlerken tatlı bir buruk acı yaşıyorum
Dönüyorum arkamı, bakıyorum yoluma
Rabbim mutlu etsin bu kullarını…

Daha bir iki adım atmışken kara bulutlar sarıyor her bir yanımı
Gökten sağanak halde yağan yağmurlar tüm bedenimi ıslatıyor.
Bense hiç aldırış etmeden aheste aheste yürüyorum.

Karşımdan gelen şemsiyeli bir kız gözüme çarpıyor
Sanki bana doğru geliyor ve geldi de yanıma
Tatlı bir gülümseme ile
Diyor ki; Çok ıslanmışsın!
Eliyle aldığı gibi şemsiyesini bana doğru uzatıyor.
Yüzümde bir gülümseme doğuyor

Yağmur o kadar gür yağıyor ki koşuşturma başlıyor bizi,
Karşıda bir baraka görüyorum ve hızlı adımlarla içeri giriyoruz beraber.
İkimizde çok üşümüşüz belli…
Orada gazete parçaları görüyorum çakmağımı çıkardığım gibi ateşliyorum.
Bir anda ısınıverdik.

Sonrasında sohbet başlıyor adımı soruyor bana
Bense onun adını, ismim yeşim diyor.
İsminin ne güzel olduğunu söylüyorum ve gamzesinde güller açıyor.
Kalplerimizde ise bir heyecan başlıyor.

Bir an da eller birbirine kenetlenmiş bir şekilde,
İkisi de şaşkın tabi, yürekleri duracak şekilde…
Dudakları sus pus çökmüşler kaldırım taşına,
Yağmuru izliyorlar ve sarılmış vaziyette.

İkimizde halimizden memnun gözüküyoruz çok belli ki dualar ediyoruz.
Sanki yağmur duracak gibi bu rüya bitecek gibi bir his kaplıyor bizi
Mutluluk sarayımız bir an da viraneye dönüşüyor ikimizde ağlıyoruz…

Soruyorum neden bu gözyaşı, neden oluk oluk akıyor gözlerinden,
Lütfen ağlama, yaş düşmesin o yeşil gözlerine
Yeşim cevap veriyor,
İlk defa bir yağmurda dolaşmaya çıktım,
Yağmur o kadar güzel yağıyor ki ellerinle beni ısıttın.
Sarılmanla bana sevgiyi aşıladın.
Bu yağmur biterse eğer, korkum şundandır bizde bitermiyiz.

Peki sen neden ağlıyorsun diye soruyor bana.
Yağan yağmurun bitmemesini istiyorum.
İkimiz böyle tutulmuşken aşka seni hep yanımda hissetmek istiyorum.

Gözlerimiz birleşiyor tek bir yürekte
İlk heyecan ve ilk öpüşme anı
Seni seviyorum la noktalanıyor.
Bir aşkta böyle başlıyor
 
SOKAK ÇOCUĞU

Her hangi bir köşede yıkık harabe evi,
Elinde yarım yamalak çamurlu ekmeği,
Bırakılmış sokağa terk-i diyar,
Ne geleni var, ne de gideni.

Kimsesiz, çaresiz, sefillik içinde,
Gece boyunca uyku girmez gözüne,
Yatağı kırık tahta, yorganı gazete,
Ne soranı var, ne de edeni.

Hemen koyulur yola sabahın köründe,
Üç beş kuruş ekmek peşinde,
Boğazından geçsin ister,
Bir yudum sıcak aş diye,
Ne ailesi var, ne de dost bildikleri.
 
Beklenen gelirse…
kimi zaman uzaklardan bir rüzgar gelir ve seni fısıldar kulağıma sessizce.”ben geldim” der gizlice. Sessiz adımlarım duyulur. sanki beklenen, uzak diyarlardan sesini, kokusunu getirir rüzgar, unutmamak için belkide. kimi zaman ölmek ister insan ama yaşamak şakaya gelmez. ciddiyet ister. yaşama nedenin gelir aklıma ve durursun uçurumun kenarında. Sanki özlenen beklenen biri var uzaklarda çok uzaklarda… ßeklersin ama gelmez beklide hiç gelmeyecek. Sessiz bir çığlık olur boğazına takılır yutkunamasın ağlamaklıdır gözlerin. günler geçti ama hala yok.
umutları için yaşar insan ya da hayalleri için peki ya umutların tükenirse ya o gelmezse ama sen beklersin gelecekmiş gibi sanki dün gitmiş gibi. hayaller kurarsın kimi zaman, ama unutma umutların olmasa bir gün başkasının hayali olamazsın.her şey onda saklıdır.Adı “aşk” önce tanışırsın onla oda kolay bir şey değil tabii hala bekliyorum artık her şeyi göze aldım en ufak bir işaret yada haber ama oda yok artık hayatla bütün bağlarımı koparıyorum ve sadece bekliyorsum.ßir gün “o” geliyor sımsıkı sarılıyorum ona hiç birakmıcakmışcasına…o beklediğini bildiğim için geldim. bana her şey için özür dilerm.seni üzmek istememiştim diyor ve arkasına bakmadan hoşça kal dercesine gidiyor.ve yüreğimde fırtınalar esiyor peşinden gitmek istemiyorum ama gururum ön plana çıkıyor gözyaşlarım süzülüyor yanağımdan…
 
Geri
Top