Sevgili günlük.
Dün acayip kötüydüm yaa. Annemle yan ilçeye gidelim az medeniyet görelim dedik düştük yollara. Bir gün önce bizim müdür kaçkaç varmış gibi yeni okulu görmeye götürünce aldım alacagim soğuğu ve bunye teklemeye başladı. ilçede bir midem ağrıdı bir midem ağrıdı kustum kusacam derken olanlar oldu. Allahim çok iğrençim yaa ama ne yapayim. Hani böyle içerler içerlerde sonra tadını beğenmez gibi yol ortasinda o iğrenç hareketi yaparlar ya işte aynen bende öyle oldum. ayy iğrençti ama neyseki bir park buldum ve kimse yoktu. İğrençim ve bu iğrençliğimi 2 kat artırıp aaa sabah zeytin yemiştim oda çıktı diye birde oturup bakiyorum. neyse yaa bu kadar iğrençlik yeter döndük eve başladım yayılmaya. zaten mide kötü birde annemin vazgeçilmez dizisi olan fatmagülü izleyince Allahım yanına geliyorum dedim. yaa bu ne saçma dizi arkadaş? kızın elini iple bağlamış bir türlü çözemiyor. Bizim türk seyircisi malum televizyonla konusurun sırrını çözdüm. Abi o saçma dizi başlayana kadar suskunlar diye birşey vardı ona baktım hiç tv ile konuşmadım. Dizileri o kadar saçma çekiyolar ki dizi ile konuşmamak elde değil. suç izleyicide değil suç bu kadar saçma dizi çekende hayır şekerim konuşmazsanda çatlıyorsun. Neyse ki bugün ne mide ağrım kaldı nede başka birşey. yine annemle bir yemekteyiz daha yaptık. arka fondan annem yapacakları söyledi ben başladım hiç duymuyomuş gibi bilmiş bilmiş yapmaya. ama süper birşey oldu bee. Len sanırım el lezzetim var benim ha
annem geldiği günden beri bir kar yağsa da görsem diye diye getirdi valla karı kadın yaa. kahvaltida bir çığlık aha dedim arkamda eli kanlı katil var beni öldürecek tam elime bıçak mi alsam diye etrafı süzerken meğerse bu çığlık karın yağışınaymış. Tabi gelmiş sıcak memleketten kar yağışı görmemiş heyecan yaptı işte.
Günlükcüğüm mide ağrımdan sonra ben bende değilim sanki. Hayatı yaşamı kendimi çevremi kısacası herşeyi hiç bu kadar sorgulamamıştım. Düşünürlerden ünlü sözler ile ilgili bir video hazırlıyordum ve araya resimler eklerken birden elim adana resimlerine gitti. Resimler demişken üniversite anılarına geçince ne olduysa o anda oldu bende. Burada ne yapıyorsun kızım dedim? Gerçekten mutlu muyum? Olmak istediğim yer burası mi? Bu mesleğe mi aitim yoksa bu şehre mi? Aslında hiç öğretmen olmak gibi bir idealim yoktu. Lise de sorduklarında bilmiş ergen halimle yaa o kadar okuyup tekrar okullara mı dönecem yaaa diye millete çemkiren ben şimdi tamda o hale düşmüş bulunmaktayım. Seviyor muyum gerçekten bu işi yoksa fırsatım olsa kaçar gider mıyım herşeyden. Aslında ilk başta o kadar değildi ama gün geçtikçe sevmeye başladım. Sevmediğim ise insanları kalıplaştırmaları. Mesela neden memursan kot giymek yasak? Askılı giyince çok mu seksi oluyoruz da çocuklar kafalarini derse veremiyo? Bir etek giysek acaba tecavüzcü coskun bize gazoz mu ikram edecek? Kurallar kurallar... Işte bunu sevmiyorum ben. O kadar kurallara gömülmüşüz ki kimsenin olmadığı yerde kural ihlal etmek o yüzden en büyük zevkimiz. Sırf bu yüzden salla yaa polis yok geç kırmızı isikta diye ceza yemelerimiz. Yani illa ki yıkılamaz kurallar olmalı ama adam gibi kural olmalı be günlük. Böyle saçma sapan değil.
Şu an gerçekten olmak istediğim nokta bu mu? Kesinlikle hayır. Biliyorum yolun daha çok başındayım. İlle ki daha fazla hedeflerim var. Maalesef bu hedefler burada gerçekleşmez bununda gayet farkındayım. Ama sonra şöyle birşey geldi aklıma. Birisi çıkıp hani o meşhur sihirli lambanın cini var ya dile benden ne dilersen der ve sen de saydırmaya başlarsın.
(burada kısa bir ara karakter cebe sığmadı devam edecek)
Geldim günlükcüğüm... Nerede kalmıştık birinin istekleri sunması. Böyle birşey hiçbir zaman olmaz ve olmayacakta ama olsa bile tadı olur mu ki? Çok zevksiz be. İnsan istekleri uğruna çaba sarfedecek ki ulaştığında bir anlam kazansın. İlle mutlu olmak için önden acı cekecegiz değil mi? Hiç acı çekmeden mutlu olsak? Bu lafın da sonu belli tabi ki. O zaman mutlu olmanın bir anlamı kalmaz. Herşey ille ki karşıtı ile olacak değil mi? Mutsuzluk olmadan mutluluk olmaz ihanet olmadan sadakat olmaz...
Vesselam öyle işte be günlük. Bugüne kadar hep hayat bir yere savurdu ona göre yol aldım. Her savurduğunda yeni planlar yaptım hayata dair. Değişmez tek şeyim ise sırf sadece zevk için bir gün arkeoloji okumak istiyorum. Bu sefer de gönlüm olsun İnsanın işini rayına koyduktan sonra istediği şeyleri yapması sanırım daha iyi oluyor. İlk olarak o bölümü okusam acaba yine bu kadar istekli olur muydum? Okurken ulan mezun olacak da iş yok aile para döktü eee 4 yıl okuduk şimdi markette kasiyer mi olacaz falan soruları beynimi kemirirken ne gibi zevk alacağım ki okuduğum bölümden? Şimdi ise rahatım. İsterse üniversite diploma vermesin. Genç ergen tabiri ile çokda fifi
İşte bu hedef için burası olmaz günlük. Ancak bu bölümün olduğu bir il lazım bana.
Şimdi bekle beni bölüm 4 yıl sonra oradayım
Sayın günlük isyandayım. Çünkü neden? Arkadaş her perşembe dersim olmamasına rağmen müdürün sudan sebeplerle beni okula çağırmasından bıktım. Halil sezai gibi isyeeaan demek istiyorum. Dün yapılan toplantiyi bilgisayara geçmek için okula gittim oda ne bizim ki okulda değil. sağ yanımdaki kötülük melegi yine fırladı. Git tüm pclere at virüs bitsin bu dert derken sol yanımdaki melek boşver dedi. Tamam ey sol yanım dedim. Oturdum biraz face falan takılayım derken bir öğrenci odaya daldı hocam solgun görünüyosunuz falan filan. Kesin gözü bozuk bunun derken 3 5 kişiden daha bu lafı duyduktan sonra aynaya bakma gereksinimi duydum ama baktım baktım birşey göremedim. Nedenini bu kadar acı fark edeceğimi nerden bilirdim ki? Meğer bebeler makyajsız görmüş beni. Off 8 martta da böyle hakeret olmaz lan. Hehe gördük gerçek yüzünü ne ibret karıymışsın der gibi bakan gözler. Eh haklılar ne diyelim. Ergenler de makyajsız görmedi ki tabi birden görünce şaşırdılar garipler. Hiç olmazsa bir kalem çekseydik Zaten sahne makyajı yapmıyoruz da tabi göz altı torbalarım kalemsiz fırladı gün yüzüne :-( Abi ne ibretmışim meğerse yaa. İçim yanar içim de isyeeaaaaan. Zaten geçen ki kar topu savaşında da karı tam suratıma isabet ettirmişti. Yok arkadaş bu bana suikast kuruyo. Neyse dur sağ yanım derken geldi bizim müdür. Seviyorum bu adamı hal hatır sorma yok direkt mevzu hah hoca hanım diye soze başladı mi kork arkadaş bil ki 1 saat aralıksız konuşma yapacak. Yaz kızım derler yaa hakimler aynı öyle bir durum oldu o arka fondan yaz kızım diyor ben köle yazıyorum. Bir ara versek biliyorum konuşmaya başlayacak ve susmayacak ama ben bu numarayi yer miyim? Haydi sağ yanım söz sende. haah hocam bunu hemen bitirelim kutuphaneyi toplayalım bir verdim gazi yarım saatte bitti iş. Oradan hayat kutuphanesinde 2 el tavla
Sayın günlük çok şey birikti yaa nereden başlasam nerede kaldım hatırlamıyorum bile. Geçen hafta yollar feci şekilde kardı minibüs bir kaydı ki sorma sağ taraf uçurum sol taraf dağ. Allahtan şanslı çıktık da dağ tarafına doğru kaydık. araba çarpınca durduk. tabi arcayı çamurdan çıkartıp tekrar yola alana kadar millet bembeyaz kesildi. Annem yolun geri kalaninda gelene kadarki süreçte sanirsam hatim indirdi. Şu günlerde hayat güzel eve gel yemek hazır falan Özlemişim be günlük bunu. Buralar yine çok sıkıcı tabi maşallah kar yağışı ancak bitti yani millet ilkbaharı bitirip yaza girecek ama biz daha yeni güneş gördük. Yani anlayacağın en az mahsun kırmızıgül kadar sevinçliyim güneşi gördüm. Bu pazartesi malum bir çanakkale töreni vardı. Sunuculuk bana düştü :-( Anlamıyorum herkes benden daha çok heyecan yaptı. altı üstü programı sunacaksın yani abartmaya gerek yok ama komutan kaymakam ilçe milli eğitim müdürü falan dalınca içeri bir ciddiyet çöktü sırıtık suratıma şaka şaka aslında ciddiyet millet beni güldürmeye çalışacak diye çöktü. Ama ciddi durmak için bilinçaltımı alt üst ettim yani. Mesela o an çanakkalede bir hemsireydim mehmetçiklere yardım ediyorum falan derken birden sevdiğim zatı muhteremi orada yaralı görüyorum başlıyorum duygulanmaya... Biliyorum anormal bir ciddiyet toplama yöntemi ama ne yapayim yaa herkes güldürmeye çalışıyor. Tören boyu ciddiyeti öyle toplamışım ki ilçe milli eğitim müdürü 4 kere tebrik etti artık hayatı ctrl v ye bağladım bir arada biri gelip moralin bozuk duruyor hayırdır ne oldu deyince geçiştirdim. şimdi nasıl anlatayım ki ciddiyet toplamak için girdiğim üstün manyak çabayı vesselam günlük öyle böyle atlattık sunum işinide ...
Bugünlerde hiç birşey yapasım yok yaa sanırım depresyondayım. Çok bunaldım burada hiç birşey tat vermiyo iyi bir sosyalleşme lazım veya çekip gitmek lazım buralardan. şöyle 4 5 gün kafa dağıtsam iyi olacak sanırım. Cuma günü annemi yolcu ettim eve geldim sanki duvarlar üzerime üzerime geliyor yaa. Valla rahattı be annem buradayken. eve geliyosun yemek hazır falan akşam çekirdek keyfi ile kelime oyunu...
benim çok acil bir araba almam lazım sanırım. Hayatımda en nefret ettiğim şey sakin yerlerdir ama buraya sakin demek bile sakine hakaret olur. Aslında küçüklüğü değil de adamı sinir eden sanırım insanlarin ikiyüzlülüğü. sizle çıkarı olmasın selam bile vermezler off abi böyle şeyler bana çok ters yahu. şu bunalim halimi bir an önce atmam lazım ama valla böyle geçmez hayat. sıkıntıdan bu sabah bir uyanıp küçük pizza yaptım el ayarım mı yok nedir anlamadim tam 3 tepsi yapmışım. Yani bu pizzalarla türk silahlı kuvvetlerini bile ağırlayabilirim. en güzeli içmek lazım yaa bugün. Stok yaptığım biraları içip efkar dağıtım arka fonda zeki mürenle yavuz bingöl birbirini yerken biraları yudumlayim ben ...
haydi kaçtım
Oy oy oy ne yorucu gündü yaa :-(
Halbuki bu sabah hayata karşı çok iyimser uyanmıştim ne olursa olsun salla derken sabah sabah tüm iştah gitti yahu. Evden çıkıp büfede orada bir çay içip kendime gelim derken 2 tane veli yine bir hocanın arkasından verip veriştiriyordu tam sabah kavgasının ortasında kendimi buldum. Ayy en sinir olduğum şey dediği lafı sağına soluna onaylatma ihtiyacı duyan insanlardır. Ama hocam öyle değil mi böyle değil mi sen olsan şu olsa bu olsa... zaten dedeminde sakali olsa nenem olurdu. tulumba gibi kafa sallayıp durdum ama söylenenlerin en ufak kelimesine bile kulak asmadım
zaten sağa sola laf onaylatan insan genelde ya yalan söyler yada söylediği şeyin o kadar saçma olduğunu bilir ki 1 tane yandaş arar durur...
Eh sabah iştah kaçtı bir kere ne yapalım bir arkadaş araç tavsiye etmişti girip ona bakayım dedim harbi güzel araç çok hoşuma gitti. Madem hoşuma gitti birde kredilere bakim dedim ki yuh yaa oda ne öyle Valla tefeciden para alsam daha insafli davranır. Hani türkiye ekonomisi iyiye gidiyordu lan? bu ekonomi birazda bize yansisa olmaz mi? neyse gönlüm havada bulut sen bu araba işini unut :-(
Hem ne demiş atalar eskiden araba mi varmış?
Bugün uyanıp güzel bir kahvalti yapayim dedim ki oda ne evde ekmek yok. Şimdi aşağı in sonra 4 kat tekrar çık aman en iyisi büfede tost süslenip indim tostu yemeye. Abla ile 2 muhabbet bir tost üzerine ister zengin ol ister fukara edebiyatı derken ders saatinin gelmesiyle tuttum okul yolunu. Derse girerken ne de iştahlıydım. 82 Anayasasini anlatırken bir deneyelim bakalım gençliği yakın tarih biliyorlar mi dedim ama keşke demez olsaydım. En masum halimle referandumda hem anayasa hem cumhurbaşkanı oylandi bilin bakalım kim cumhurbaşkanı seçildi deyince bir ses Atatürk...! Güzel 82de hala yaşıyor yani? Abi yok gençlik beni korkutuyo yaa. Yaşlı teyzeler gibi ah zamane gençleri demek istemiyorum ama yok böyle bir cevap yaa. Haydi bilendin sorun değil ama yani oda denmez ki yavrucuğum.
Neyse günlük bugunlerde bir karar alıp hemen uygulamaya geçtim. Bundan sonra herkese hak ettiği değeri vereceğim ve cidden lafta kalmayacak uygulayacağımda. Bir atasözü ne der? İte bülbül değeri verirsen gelir tepene pisler. Aslında tabi ki böyle bir atasözü yok kaba yerden salladım Ama feci şekilde yaşadığım bazı şeyler canımı sıktı düşün yani atasözü sallayacak kadar ulvi bir insan oldum.
Ders bitimi eve en masum halimle geliyordum ki meşhur teyze yine yolumu kesti. Ev akiyor mu? Off off şu günlerde duyduğum tek söz. Hayır merak ediyorum yani acaba çatı akıtmasa beni gördüğünde ne diyecek bu teyze? Gerçi bu kadında bu potansiyel varken bulur kesin yeni bir deli edici soru